Zarif ve duygulu şiirlerin naif şairi: Özdemir Asaf
Asıl adı Halit Özdemir Arun olan usta kalem, Mehmet Asaf Bey ile Hamdiye Hanım’ın ikiz çocuklarından biri olarak 11 Haziran 1923’te Ankara’da doğdu. Usta şairin vefatının 43. yıl dönümü… Onu sevgi ve saygıyla anıyoruz.
Usta şair hakkında…
Usta şair, 7 yaşındayken babasını kaybedince ailesiyle birlikte İstanbul’a taşınarak, Galatasaray Lisesi ilkokulunda eğitim hayatına başladı.
Acıbadem’deki konağında dikiş kursu açarak ailesinin geçimini sağlayan Hamdiye Hanım, soyadı kanununun çıkmasının ardından saf, temiz anlamına gelen Arun soyadını seçti.
Asaf’ın ilk şiiri 1939 yılında Servet-i Fünun-Uyanış dergisinde yayımlandı. Edebiyat ustası, 1941 yılında 11. sınıftayken ek sınavla girdiği Kabataş Erkek Lisesi’nden 1942 yılında mezun oldu.
Yüksek Lisans, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra 3. sınıfa kadar İktisat Fakültesi’nde ve bir yıl da Gazetecilik Enstitüsü’nde okudu, Vakit ve Tanin gazetelerinde çevirmen olarak çalıştı. Asaf yazdığı eserlerle Türk edebiyatının unutulmaz isimlerinden biri oldu.
Eserlerini çoğunlukla hiciv ve ironi unsurlarını kullandığı dörtlük ve dikotomi şeklinde yazan başarılı şair, ilerleyen yıllarda satır sayısını azaltarak kelime oyunu içeren şiirler yazmaya başladı. Eserlerinde çoğunlukla insani ve toplumsal bağlara odaklanan Asaf, şiirlerinde alay ve hiciv unsurlarını kullanmıştır.
Sayfa: 280
sanatsal bakış açısı
Özdemir Asaf şiirlerinde “Sanat sanat içindir” anlayışını tercih etmiş, şiirlerinde hem içerik hem de biçim açısından ideoloji, teoloji ve ideolojiden uzak durmuştur. Şiiri herhangi bir gruptan ya da herhangi bir kimseden etkilenmeyecek kadar özgür gören Asaf, bu bağlamda hiçbir akımdan etkilenmeden kendine özgü bir üslup yaratmıştır.
Özdemir Asaf, 1979 yılında TRT’de yayınlanan bir programda, ne zaman şiir yazmak istese, “Acaba daha kısa olabilir mi?”Düşündüğünü ve şu anıyı paylaştığını belirtti:
“Gazeteye şiir yazmadım”
Bir gazetede, bir edebiyat sayfasında arkadaşlarımızla yazı yazıyorduk. Her 5-10 günde bir gidip şiirlerimiz için küçük miktarlarda para alırdık. Çok tatlıydı. Bir gün muhasebeye gittiğimde ‘Müdürü göreceksin’ dedi. dediler. Müdürün yanına gittim. Yayınlanmış 3-4 şiirim var. Biri tek çizgili, biri iki çizgili, biri üç çizgili… (Yöneticiye) ‘Efendim, beni istediniz.’ Söyledim. ‘Bak oğlum, arkadaşların kocaman şiirler yazıyor. Sen en iyi ve en yüksek maaşlı insanlardan birisin. ‘Sen de biraz daha yazmalı ve aldığın parayı hak etmelisin.’ söz konusu. Gençtim, biraz kırgındım. ‘O halde bu şiirlerin bedeli gazeteye hediye olsun.’ Söyledim. ‘Oğlum üzülme’ diye kapıdan çıkıyordum. söz konusu. Bu sefer adam üzülmüştü. Parayı aldım, onlar da bana verdiler. Ama ondan sonra o gazeteye şiir yazmadım.”
Sanat Matbaası’nı ve Yuvarlak Masa Yayıncılığı’nı kurdu.
1942’den itibaren sigorta yapımcısı olarak çalışmaya başlayan Asaf, 1945’te Pitigrilli’nin “Hiçbir Kadın Bana Hayır Demedi” adlı öykü kitabını Türkçeye çevirdi.
14 Eylül 1946’da okulda tanıştığı Sabahat Selma Tezakın ile evlenen Asaf’ın kızı Seda Arun, 1948’de doğdu.
Usta şair, 1948 yılında vatani görevini yerine getirmek üzere askere gitmiş, 1951 yılında Cağaloğlu Molla Fenari Caddesi üzerinde Sanat Matbaası’nı kurmuştur.
1955 yılında Yuvarlak Masa Yayınları’nı kuran şair, aynı yıl ilk şiir kitabı Dünya Kaçtı Gözüme’yi okurlarla buluşturdu.
İkinci evliliğini Yıldız Moran’la yaptı.
Özdemir Asaf, 1961 yılında “Yuvarlak Köşeler” adlı kitabında şiirin ve yazarın işlevine ilişkin görüşlerini okuyucunun istifadesine sunmuştur.
1962 yılında Türkiye’nin ilk kadın fotoğrafçısı Yıldız Moran ile ikinci kez evlenen Asaf’ın Gün, Olgun ve Etkin adında çocukları oldu.
Özdemir Asaf hayatını kaybetti
Rahatsızlığı nedeniyle 1979 yılında Vakıf Gureba Hastanesi’nde tedavi görmeye başlayan Asaf’a, 1980 yılının Aralık ayında akciğer kanseri teşhisi konuldu.
Usta edebiyatçı, 28 Ocak 1981’de 58 yaşında İstanbul’da vefat etti ve Aşiyan Mezarlığı’na defnedildi.
Sayfa için iletişim: